Ay: Ocak 2015

Güve İlaçlama

güve-ilaclamaLavraları yün, kürk, pamuklu gibi giyeceklere zararlıdır. Bazı kumaş türlerine de zararları mevcuttur. Yiyeceklerde de tahıl, buğday, çavdar, arpa gibi taneciklerini oyarak zarar verebilirler. En zararlısı elbise güveleridir. Erişkinleri çok çabuk ürerler. Dişiler birkaç dakika içinde yumurtlarlar. Lavraları yünlü eşyalar üzerine bırakırlar. Üç ve dört kuşak oluşum içine girebilirler. Ortalama 100 adet yumurta bırakabilirler. Bu da 40 kg. yünlü kumaşı rahatlıkla yiyebilirler. Erişkinler kanatlı kelebek formundadırlar. Boyutları 5-10 mm kadardır. Bir çift antenleri vardır. Kalın ve tırtıllıdır. Depolarda ve ürün bulunan rutubetli ortamları severler. Aktif olarak gece beslenirler. Bulunduğu ortama göre şekillenme ve renk alma durumuna sahiptirler. Güve çeşitleri: halı, tahıl, deri, odun güveleridir.Güve ilaçlama sisleme yöntemiyle rutubet alan bölgeler uygulanarak yapılır.

Mayt İlaçlama

Mayt-ilaclamaMaytlar insanların her daim yaşam alanlarında oldukları için, ilaçlama ile önlem alınması gereken haşeratlardandır. İlaçlama firmaları tarafından yapılacak profesyonel sisleme yöntemiyle  kurtulabilinir. Akarlar, diğer adıyla maytlar, eklem bacaklılar grubundandır. Dökülen deri tozlarıyla ve parçacıklarıyla beslenmektedirler. İnsan vücudunda milyarlarca akar yaşabilmektedir. En fazla halı, koltuk, yatak ve tüylü objelerde veya kirli ortamlarda görülürler.  Bu haşereler çok küçük olduğu ve hatta çıplak gözle görülemediği için fark edilmeleri çok zor olup, çoğunlukla tahtakurusu veya pire ısırmaları ile karıştırılırlar. Nemli alanlarda yaşamakta olan ve astıma yol açabilen akarlar, çok küçük olduklarından mikroskopla görülebilmektedirler. 55 mikrona kadar gelişen maytlar mevcuttur. 1 gr deri parçası 1.000.00′ a kadar akarın beslenebilmesi için yeterli olur. 156 çeşit mayt mevcuttur. 5 yıl kullanılmış yatakta 5 ila 10 milyon mayt yaşamaktadır. Sağlık açısından özellikle çocuklarda büyük tehlike yaratmaktadırlar. Akarlar, çok hızlı çoğalmakla birlikte dışkılarını ve yumurtalarını havada asılı bir şekilde bıraktığından solunum yolu hastalıklarına maruz bırakırlar. Bağışıklık sisteminin az geliştiği çocuklarda ve hastalarda maytlar, enfeksiyonlara ve  ciddi hastalıklara da sebep olurlar. Akarların neden olduğu rahatsızlıklar, astım ve bronşit gibi solunum yolları hastalıkları ile kaşıntı, kızarıklık, yaralar gibi çeşitli alerjik durumlardır.

Maytlarla mücadele lokal olarak imkansızdır. Bireysel müdahaleler, haşerenin çok çabuk çoğalması ve beslenecek çok fazla ortamının olmasından dolayı yetersiz kalmakta ve köklü bir çözüme ulaşamamaktadır. Özellikle koltuk, halı, yatak ve kıyafetlerin üzerinde bulunan akarlar, nemli, ılıman ve sıcak bölgelerde çok çabuk çoğalabilirler. Mayt ilaçlama için  profesyonel yardım alınmalıdır. Doğru bir yöntem ve ilaçlamayla maytlar kalıcı bir şekilde yaşamdan uzaklaştırılır. Mayt ile mücadele, bazı durumlarda ilaçlama olarak da yeterli gelmeyebilir. Bu gibi durumlarda,  140 derece nano teknolojisi kullanılıp, buhar ve dezenfektan yardımıyla, yatak, koltuk ve halıların içlerine derinlemesine uygulanarak,  mekanlar temizlenip arındırılır, ve sonrasında yapılan ilaçlamayla hijyenik ortama kavuşturulur. Dezenfektasyon ve ilaçlamadan sonra, mekanların havalandırılması önemlidir ve bir hafta kadar kuru temizlikten sonra, istenirse,  genel temizlik yapılabilir.

Akar ilaçlama; depo, mağaza, ev, iş yeri gibi kapalı alanlarda çoğu zaman sıvı ilaçlama yöntemi ile uygulamanmaktadır.  Sıvı ilacın uygulanması ulv cihazıyla yapılır ve böylelikle tam koruma sağlanır. Otel ve hastane ilaçlamalarında da periyodik olarak kontroller sağlanıp, akar ile mücadele sıklıkla yapılmalıdır. Yatak, yorganlar, çarşaflar, yatak pedleri ile birlikte kıyafetlerin de ilaçlanması maytlardan kurtulmak için yapılmalıdır. Sık kullanılan eşyalara da uygulanan bu işlemler ve detaylı dezenfekte için, Sağlık Bakanlığı’ndan onaylı olan Ays ilaçlama tarafından yardım alabilirsiniz.

Fare İlaçlama

fare-ilaclama

Kemirgenler sınıfında küçük memeliler olarak bilinen fareler Latince’de  “Myomorpha” adı ile anılır. Kemirgen dişlere, uzun kuyruğa sahiptirler. Fare türlerinden en fazla bilinen ve görünen ev farelerine “mus musculus”  adı verilir. Ev, çatı, pamuk, lağım, kör, kanguru, tarla faresi gibi yüzlerce türü mevcuttur.

Yaşam alanlarımız olan evlerimizde görülen ve genellikle diğer fare türlerine oranla daha küçük olan farelere “ev faresi” denir. Bir diğer fare türü halk arasında “sıçan”  diye de adlandırılan “lağım fareleri”dir.  Bunların dışında genellikle tarlalarda, bahçe  ve ekili alanlarda görülen “tarla faresi” ile kilerlerde ve loş alanlarda görülen “fındık faresi” gibi diğer türleri de mevcuttur.

Minik bir burun, uzun ince bir kuyruk ile yuvarlak kulaklara sahip dört ayaklı  fareler,  bir çizgi film karakteri olduğunda çok sevimli görünebilirler. Fakat gerçekte bu sevimlilik yerini çabuk üreyen, insan sağlığını tehdit eden  bir duruma dönüştürmektedir. Evcil hayvan olarak evlerde beslenen “hamster” türleri dışında fareler doğada çok çevik, hızlı ve dayanıklı hayvanlar olup, böcekleri yiyerek doğanın dengesine hizmet etmektedirler.

Fareler 50 gün kadar üreme dönemine girerler. Gebelik dönemleri 20 gün sürer; bir batında 8-10 yavru doğabilir ve yavrular dünyaya geldiklerinde genellikle 1-2 gram kadardırlar. Farelerin çok kalabalık bir aile olmaları 2 yıl alabilir.

Fareler insanların yaşadıkları ortamları, beslenme ve barınma açısından çok faydalandıkları bir yer olarak görürler. İnsanların yemek artıkları onların besininin büyük bir bölümünü karşılar. Fareler, gündüzleri görünmezler, bu nedenle onları fark etmek zor olabilir. Onlar geceleri ortaya çıkmayı severler, çünkü rahatlıkla yiyecekleri tüketebilirler.

Fareler, vücut yapıları sebebiyle kuyruklarının geçtikleri yerlerden geçebilme özelliğine sahiptirler. Ayak yapıları sayesinde düz duvara tırmanabilirler. Fareler evlere genellikle kemirdikleri kapı altlarından, pis su borularından, duvardaki deliklerden ve boşluk kalan çatılardan girebilirler. Bu nedenle, bu gibi yerleri sıklıkla kontrol etmeli, farelerin girebilecekleri boşlukları kapatmalısınız. Böylelikle farelerle karşılaşma olasılığınız minimuma inecektir.

Dünyada her yerde sıklıkla karşılaşılan fareler, insanların yaşam alanlarında onların besinleriyle beslenir ve taşıdıkları mikrop ve hastalıklarla insanların sağlıklarını tehdit ederler. Dünya tarihine baktığımızda farelerin sebep olduğu yüzlerce hastalığın olduğunu görebiliriz. Hatta bu hastalıkların bir çoğu da ölümcül niteliktedir. Hastalıklar dışında kemirgen türlerinin başında gelen fareler, çeşitli eşyaları da kemirebilirler. Günümüzde halen farklı hastalıklara yol açabilen, eşyalara zarar veren farelerin yaşam alanlarımızı işgal etmemesi için bazı önlemlerin alınması kaçınılmazdır.

Profesyonel olarak fare ilaçlama yapılmadan farelerin hepsinden kurtulmak imkansızdır.  Bireysel ve profesyonel olmayan önlemler çoğu zaman yetersiz kalmaktadır. Hatta bazen ilaçlama yapmak da yüzde yüz yeterli olmamakta, bu nedenle profesyonel ilaçlama kontrol ekibi fareler için “istasyon” adı verilen kutularla fareleri yakinen takip ederek, onlardan kalıcı olarak kurtulmayı sağlamaktadır. Bu nedenlerle, farelerden kurtulmak için tecrübeli ve profesyonel bir ekip ile kaliteli hizmet veren firmalarla irtibata geçilmesi gerekmektedir.

 

Çiyan İlaçlama

Zehirli böcekler grubundan olup, hem insanlar hem de hayvanlar için ciddi tehlike oluşturmaktadır.Çiyan ilaçlama çok dikkat ve özen gösterilmesi gereken ilaçlama türlerindendir. Yapısı uzun ve yuvarlaktır. Akrep gibi gövdesi boğumlardan oluşur. Her boğumda bir çift ayakları vardır. Ayakların çoğunda zehir mevcuttur. Değdiğinde zehirlenmelere neden olur. Temas etmemeye dikkat edilmelidir. Renkleri ve yapısı bulunduğu ortama göre farklılık gösterira . Çiyan ilaçlama çiyan ilaçlamazararlıdan kurtulmak için bireysel yöntemler yapılmamalıdır. Temas halinde ciddi zehirlenmelere sebep olabilir. Yetişkinleri 5 cm’e kadar ulaşabilir. Hayvansal besinlerle beslenirler. Zehri yılan kadar güçlüdür. İç organlara kadar zarar verebilir. Çiyan ilaçlamasında sıvı ilaçlar tercih edilmelidir. Kişisel ilaçlamalardan kaçınmalı, işinin ehli firmalarda yardım alınmalıdır.

Bit İlaçlama

bit ilaçlamaKüçük sarı renkli 2 ila 5mm uzunluğunda dış parazitlerdendir. İnsanların ve memelilerin kanlarıyla – 1 günde ortalama 2-3 kez emerek- yaşarlar. Bitin yetişkinleri uzun zaman beslenmeden yaşayabilirler. 3 çeşidi vardır: vücut, baş ve kasık. Vücut ve baş bitleri çamaşırlara ve saça sirkesini kuvvetlice yapıştırarak çok kısa bir zamanda ürer ve çoğalırlar. Kasık biti ise, deri içine yerleşip, kişilerin eşyalarıyla ortam içine dağılırlar. Bunların en çabuk yayılabildiği ortamlar okul ve evlerdir. Hijyenik ortamların yetersizliğinden sıkça görülürler. Isırdıkları yerde enfeksiyon, kaşıntılar, ciltte renk değişimi ve lekeler oluştururlar. Enfeksiyon olan yerlere bakteriler yerleşmesi durumunda, hummalar, tifüs, fronkülosis impetigo enfeksiyonlarını oluşturur. Bitin barınamaması için hijyen çok önemlidir. Bit ilaçlama yönteminin ULV makinesi ile uzman kişilerce yapılması önerilmektedir.

Arı İlaçlama

Arı ilaçlama arı ilaçlama işlemi diğer ilaçlama yöntemlerine göre daha detay ve özen gerektiren bir uygulamadır. Arılar, özellikle zehirli iğnesi sayesinde, insanları soktuğu zaman alerjik reaksiyonlara sebep olup, bazen ölümlere bile neden olabilir. Arılar kovanlarını çatılara, duvar çatlaklarına, yumuşak toprak zeminlere, ağaçlara yapabilirler. Bazı durumlarda ev içlerine kadar girebilmektedirler. Arıların en zararlılarından ikisi yaban ve eşek arılarıdır. Soktukları takdirde insan hayatını tehdit ederler. İlaç uygulama yöntemi ULV makinesi ile yapılmalı; mümkünse havanın kararması beklenmelidir. Kişisel ilaçlama yöntemleri, arı ilaçlaması sayılmaz ve hatta ölümcül nedenlere sebep olur. Mümkün olduğunca hızlı hareket edilmeli, ilaçlama yapacak ekibin özel elbise, maske, eldiven, çizme ile ilaçlamaya tam teşekküllü olarak müdahale etmesi gerekir.

Akrep İlaçlama

akrep ilaçlamaAkrepler yapı olarak soğukkanlı hayvanlardır. Kuyrukları boğum şeklinde bölümlerden oluşur. Kuyruklarının ucunda zehirli kıskacı vardır. Ön ayaklarında ise ikişer adet kıskaçları bulunur. Renklerine ve boğumlarına göre zehir oranları değişir. Akrep renkleri sarı, kahverengi, siyah ve kırmızıdır. Dirençli hayvanlardır. 50 derece sıcaklıktan -30 derece soğuğa kadar dayanabilirler. En çok görüldüğü zamanlar sonbahar ve yaz aylarıdır. Yuvalarını terk edip evlere giren akrepler, mutfak, bodrum, kiler gibi rutubetin olduğu yerlerde ürerler. En çok ayakkabı ve yatak içlerine girmeyi severler. Zehirli bir hayvan olduğundan insanları soktuğu takdirde ciddi zehirlenmelere yol açar. Soktuğu durumda, vücuda yayılmaması için soktuğu yerin kalp seviyesi üzerinde tutulmasına dikkat edilmelidir ve en yakın sağlık kuruluşuna başvurulmalıdır. Akrep sokmaları ciddiye alınmadıkları takdirde felç yapabilir ve hatta hayat kayıplarına yol açabilir. Görüldüğü zaman derhal müdahale gerekir; fakat akrep ilaçlama işlemi bireysel olarak sakıncalı bir işlemdir. Akrebin ilaçlaması da standart bir uygulama değildir. İşinin ehli bir firma ve uzman ekip tarafından yapılması şarttır.

Tahta Kurusu İlaçlama

tahtakurusu-ilaçlamaTahta kurusu tıpkı bit ve pire gibi asalak şekilde kan emerek yaşayan böceklerdir. Kan emmek için genellikle geceyi bekleyen tahta kurusu , beslenmediği zamanlarda karanlık ortamlarda bulunurlar. En sık görülen türü resimde görüldüğü gibi kızılımsı renkte olan ve 5 mm boyunda olanlarıdır. İnsanlardan kan emdikleri gibi, avları arasında memeliler (evcil ve yabani hayvanlar, kümes hayvanları vb.)  ve kuşlar bulunur.

Tahta kuruları ortam koşullarının sıcak, soğuk, nemli veya kuru oluşundan etkilenmeksizin yaşamlarını sürdürebilirler. Öyle ki çok soğuk havalarda yarı uyku durumuna geçip hiç beslenmeden bir yıl yaşayabilecek kadar dayanıklıdırlar. Oldukça kötü bir kokuya sahiptirler. Dışkıları ve ölüleri kötü bir koku yayar. Genelde temas edilen havyanlar aracılığı ile insanlara naklolurlar.

Bu böcek türünün üremeleri yumurtlama şeklindedir. Evlerde parke aralarına, duvar ve zemindeki çatlaklara, ahşap malzemelerin içlerine, bodrum veya tavan aralarına bırakabilirler. Her defasında yüzlerce yumurta bırakırlar. Bu dayanıklı ve güçlü böcek ile mücadele için tahta kurusu ilaçlama alanında deneyimli ve yetkili firmalarla çalışmanız sorunuzun çözülmesini sağlayacaktır.

Tahta Kurdu İlaçlama

tahtakurdu-ilaclamaTahta kurdu latince ismi Anobium punctatum olan, tos böceğigiller (Anobiidae) ailesinin bir türü olup zararlı bir kın kanatlı böcek çeşididir.   Genel olarak serin ve nemli iklim koşullarında rastlanan bu böcekler eski tahta eşyalara, mobilyalara, ağaç pencere, kapılara nüfuz edip iç kısımlarında delikler açarak ilerlerler. 2 ile 5 mm arasında değişen boyları bulunur. Larvaları 7 mm boyunda ve beyaz renktedir. Silindirik formdaki vücutları kısa sarı tüylerle kaplıdır. Yetişkinleri koyu kırmızı, siyaha yakın veya kahverengi olabilirler. Kemirdikleri ahşap eşyaların tozları dökülür ve ilk bu şekilde varlıkları hissedilir. Ölen böcekler kemirdikleri mobilyanın hemen altına düşerler.

Ağaç kurdu veya mobilya kurdu olarak da anılan tahta kurdu resimde görüldüğü gibi hammaddesi ağaç olan herşeyi yemektedir. Tahta biti olarak da anılan tahta kurtları günlük hayatımızda kullandığımız “bu işte bir bit yeniği var” sözünün dilime yerleşmesine neden olmuşlardır. Aşağıda bit yeniği olarak anılan yenikler açılmış bir ağaç görülmektedir. Dolayısıyla bu böceklerin verdiği zararlar malesef geç farkedilmektedir. Bu böceklerle savaşmanın en etkili yolu buharlama veya jel ilaçları açtıkları oyuklara enjekte etmektir. Bu işlemi mutlaka uzman bir firma yapmalıdır.

Karafatma

karafatma-ilaçlamaÇoğunlukla oryantal hamam böcekleri ile karıştırılan kara fatma genel olarak geceleri dolaşan ve beslenen böcek türüdür. Boyları 1 ile 5 cm arasında ve renkleri parlak siyahtır. Dişi olanları daha oval ve kısmen daha büyük bir forma sahip olup, erkek olanlar daha ince bir vücuda sahiptir. Kara fatmalara eski binalarda, depolarda, bodrum katlarında, apartman boşluklarında, ahır, tavan araları, mahzen vb. gibi ortamlarda çok görülürler.

Kara fatmalar yaşayışları itibariyle bitki ve gıda döküntüleri ile beslendiklerinden sıcak ve pis ortamları çok severler. Açıkta bırakılan veya yere dökülen yemek artıkları onlar için adeta birer öğündür. Dolayısıyla açıkta yemek bırakmamalı ve yemek yenen ortamlar temiz tutulmalıdır.

WhatsApp chat